Önen “Sakarya Zaferi, milletimizin bağımsızlığının ve nihai zaferinin habercisidir”

1921 yılı, Türklerin Anadolu'daki bin yıllık varlığının da dönüm noktalarından biridir

Sakarya Zaferi'nin kazanıldığı 1921 yılının, Türklerin Anadolu'daki bin yıllık varlığının da dönüm noktalarından biri olduğunu belirten ÇHC Pekin Büyükelçimiz Abdulkadir Emin Önen mesajında, “Hükümet ve millet olarak Cumhuriyetimizi korumak ve yeni başarılarla daha da güçlendirmek için büyük bir azimle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ülkemizin her köşesinde refah ve huzurun hâkim olması için milletçe birbirimize kenetleniyor, İstiklalimizi, Cumhuriyetimizi ve Demokrasimizi tehdit eden bütün şer odakları karşısında, 15 Temmuz gecesinde de olduğu gibi azim ve kararlılıkla mücadele ediyoruz. Sakarya Zaferinin 100. yıl dönümünde, istiklal mücadelemizin bütün kahramanlarını rahmet ve şükranla anıyor, vatandaşlarımızı muhabbetle selamlıyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi; Sakarya Zaferi'nin kazanıldığı 1921 yılı herhangi bir savaşın değil, Türklerin Anadolu'daki bin yıllık varlığının da dönüm noktalarından biridir. 'Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır' anlayışıyla yürütülen bu savaşta vatanın her karışını kanlarının son damlasına kadar koruma kararıyla cephede yerini alan askerlerimiz zafer kesinleşene kadar aynı azimle mücadele etmiştir. Sakarya Meydan Muharebesi 1 yıl sonra 30 Ağustos Zaferi ile taçlanmış, 9 Eylül'de düşmanın İzmir'den denize dökülmesiyle de nihai amacına ulaşmıştır. Düşman Sakarya'dan geriye doğru çekilirken önüne çıkan her yeri ve her şeyi yakıp yıkarak, yüz kızartıcı nice katliama imza atarak gerçek yüzünü de göstermiştir” ifadelerine yer verdi.

Milletimiz demokrasi ve kalkınma istikametinde ısrarcı bir tutum ortaya koymuştur

ÇHC Pekin Büyükelçimiz A.Emin Önen, “Tarihi büyük zaferlerle dolu milletimiz Milli Mücadeledeki ruh ve kararlılıkla hiçbir dayatmayı kabul etmeyeceğini, hak ve menfaatlerini her yerde ve her koşulda koruyacağını dün olduğu gibi bugün de yarın da tüm dünyaya gösterecektir. Geçmişimizden aldığımız güçle, bugün de devletimizi ilelebet yaşatmak ve yeni nesillere daha güzel yarınlar bırakmak için, hedeflerimiz doğrultusunda kararlılıkla çalışmaya devam ediyoruz. Bu vesileyle, aziz vatanımıza, istiklalimize ve istikbalimize sahip çıkmak için canlarını feda etmiş olan bütün şehitlerimize Allahu Teâlâ’dan rahmet diliyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi; bin yıllık vatanımız Anadolu'daki üçüncü büyük devletimiz Türkiye Cumhuriyeti, yaşadığımız onca badirelere, uğradığımız onca saldırılara rağmen 100. yılının eşiğine kadar gelmiştir. Cumhuriyetin ilk yıllarındaki büyük kalkınma heyecanı daha sonra yerini taklitçi ve teslimiyetçi bir zihniyete bırakmıştır. Çok partili siyasi hayata geçişle birlikte vesayetin sinsi oyunlarına ve darbelerin yol açtığı hasarlara rağmen, milletimiz demokrasi ve kalkınma istikametinde ısrarcı bir tutum ortaya koymuştur. Geçtiğimiz dönemde ülkemizin nispi bir istikrar ve güven ikliminde ne büyük başarılara imza atabileceğini hep birlikte ispat ettik. Milli iradenin gücünün önünde ne vesayetin ne sosyal mühendislik hesaplarının ne terör örgütlerinin ne darbelerin duramayacağı gerçeğini cümle aleme gösterdik" dedi.