Vali Erin,"şehitlerimize Cenab-ı Hak’tan rahmet diliyorum"

Vali Erin mesajında;

19 Nisan 1925 tarihinde TBMM’de kabul edilen kanunla Cumhuriyet Bayramı olarak kutlamaya başladığımız 29 Ekim, yaşamak için canından başka bir varlığı kalmayan asil bir milletin, küllerinden yeniden doğuşunun sevincidir.

İdaresi altındaki sadece köyleri, şehirleri değil, ülkeleri kaybeden bir imparatorluğun varisleri olarak çok ağır bedeller ödeyen milletimizin, hür ve bağımsız yaşama yönündeki kararlılığı sayesinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti, ancak iyi bir tarih bilinci, bu topraklar üzerinde yaşayan herkesin birlik ve beraberliğiyle ayakta kalabilecektir.

Kurulduğu yıllarda yokluk içindeki 13 milyon insanın büyük fedakârlık, azim ve kararlılığı sayesinde bugün medeni dünya devletleriyle yarışan bir konuma yükselen Cumhuriyetimizin temelinde bu bilinç vardır.

Dini bayramlarımız gibi, milli bayramlarımız da bazı gafletlerden uyanmamıza, silkelenerek kendimize gelmemize vesile olmalıdır.

Bu bayram vesilesiyle, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin hangi şartlar altında kurulduğunu, hedeflerinin ne olduğunu ve millet olarak bizlerin bu hedeflere ulaşmak için ne kadar gayret ettiğimizi hatırlamamız gerekir.

Bin yıldır mübarek kanlarını bu aziz vatan toprağı için akıtan şehitlerimizin ruh hallerini, askere gönderdiği tek yavrusunun eline kına yakan anaların duygularını yüreğimizin derinliklerinde hissetmeden Cumhuriyetin değerini anlamamız mümkün değildir.

Tek amacı, milletin ve devletin bağımsızlığını muhafaza etmek olan milli mücadelemizin tacı olan Cumhuriyet, yönetim anlayışı, kurumları ve hedefleriyle bugün bizlerin, yarın çocuklarımızın omuzlarında yoluna devam edecektir.

Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran irade, milletin ve devletin bağımsızlığını temin için gerekli şartları bin bir zorluk ve fedakârlıkla yerine getirmiş, bunun karşısında duracak düşmanın emellerini ve tatbik edecekleri yöntemleri tespit etmiştir.

Kuruluşundan bu yana düşmanın tuzak ve hileleriyle mücadele eden Türkiye Cumhuriyeti, bugün de gerek siyasi, gerek askeri ve gerekse ekonomik anlamda bu mücadeleyi azim ve kararlılıkla sürdürmeye devam etmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan tüm insanları, dil, din, ırk ayrımı yapmadan tek millet olma anlayışı ile yoluna devam etmesi, şahsi hırs ve menfaatler yerine milli ülküyü şiar edinmesi mutlu ve müreffeh kılacaktır. Bu anlayışın dışına çıkan milletlerin, düşmanların oyuncağı olduğuna, şunun bunun kulu kölesi haline geldiğine ibretle şahit olmaktayız.

Bu duygu ve düşüncelerle, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramınızı tebrik ediyor, bin yıldır vatan ve millet aşkına toprağa düşen aziz şehitlerimize Cenab-ı Hak’tan rahmet diliyorum. Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum.